BDP sivil itaatsizlik dediği bir eylemler dizisi başlattı. İlginç olan hemen her gün bir kentte yapılan bu eylemler, eğer herhangi bir çatışma olmadıysa gazete ve televizyonlarda haber bile olamıyor, layığınca tartışılmıyor.
Tarih Arşivleri → Mart 2011
Postaneyi bilmeyen kuşak
Türkiye’de ilk kişisel bilgisayarların kullanıma girmesi 1985 yılında. O güne kadarki oyun amaçlı küçük bilgisayarları saymazsak. Renkli televizyonun ve TRT dışı kanalların başlaması da yanlış anımsamıyorsam aynı yıllar ve cep telefonlarının hayatımıza girmesi 1993 ve sonrası.
MHP
2011 seçimlerine giderken hak ettiği kapsamda ve derinlikte MHP’yi tartışmıyoruz. Siyasal kutuplaşma nedeniyle sanki Ak Parti karşıtlığı CHP’de simgeleşmiş gibi bir psikolojiyle olsa gerek MHP tabanının kim olduğu, ne tür sosyolojik dinamiklerle hareket ettiğini, sosyal ve ekonomik olarak kimlerden ve hangi kesimlerden oluştuğunu galiba ıskalıyoruz. Gerçi MHP’nin kendisi ve etrafındaki aydınlar da bu meselelerle ne… Okumaya Devam Et
2011 Seçim takvimi başlarken ‘partiler’
12 Haziran seçimlerinde her bir partinin hedefi farklı. Doğal olanı her partinin, hadi en azından iki tanesinin iktidar için çekişiyor olması. Fakat maalesef durum böyle değil. Ana muhalefet partisinin iktidara ulaşma umudu yok. Yalnızca dışarıdan bakarak bu tespiti yapmak tabi ki yeterli değil. Ama CHP sözcülerinin konuşmalarına, partinin seçim hazırlıklarına, örgütlerdeki heyecan ve coşkunun yetersizliğine… Okumaya Devam Et
2011 SEÇİM TAKVİMİ BAŞLARKEN, SEÇİMİN ANLAMI
Çok partili siyasi tarihimizin 17. Genel Seçimleri için TBMM karar aldı, Yüksek Seçim Kurulu seçim takvimini ilan etti ve seçim süreci resmen başlamış oldu. Bir bakıma bu seçimler bazıları için çok önemli değil, çünkü sürprizleri çok az bir seçim olacağı biliniyor ve iktidar ile muhalefet rol dağılımlarında değişiklik beklenmiyor.
Hepsi modern, hepsi farklı
Memlekette bir şeyler oluyor. Dünyada da. Olan biteni yalnızca görünür siyasi aktüalite üzerinden anlamaya çalışmak elbette yaygın ve geçerli bir yol. Ama öte yandan da olan bitenlerin ardında, altında başka dinamikler, talepler, dürtüler var. Dip dalgaları ve dip hareketleri anlamak, geleni ve gelmekte olanı da anlamak için önemli. Ülke üç ay sonra bir seçime gidiyor…. Okumaya Devam Et
Muhafazakâr modernler
KONDA bulguları ve adlandırmalarıyla, “endişeli modernler” ve “mazbut modernlerden” sonra modernlerin içindeki üçüncü farklı hayat tarzı kümesi olarak “muhafazakâr modernleri” tanımlamaya çalışacağım. Eğitim ve gelir seviyesi endişeli modernlerden sonra en yüksek ikinci sırada olan muhafazakâr modernlerin oldukça kentli bir yaşam biçimi var. Teknolojiye en meraklı, tasarruftan en çok anlayanlar da muhafazakâr modernler. Çoğunluğu erkek olan… Okumaya Devam Et
Kentli, modern ve dindar olarak muhafazakârlar modernler
Endişeli modernlerin hemen ardında, en eğitimli, geliri en yüksek, kentli değerlere sahip olan ülkedeki ikinci hayat tarzı kümesi olan muhafazakâr modernler, gündelik yaşam ritminde ise oldukça kentliler. Muhafazakâr modernler kültürel ve sosyal etkinliklere, kadınları da dâhil olmak üzere yüksek oranda katılan bir grup olarak göze çarpıyor. Lokantaya, konsere, sinemaya veya tatile gitme konusunda en aktif… Okumaya Devam Et
Bizim akvaryumun anne babaları olan mazbut modernler
“Mazbut modernler”, “endişeli modernler” olarak tanımladığımız kümeden sonra en özgürlükçü ikinci küme. Devletin hem dini hem de etnik grupları desteklemesinden yanalar. İdama karşılar. Kadınların toplumdaki yeri konusunda kısmen eşitlikçi ama geleneksel bir yaklaşımları var: Kürtajı, tüp bebeği, malın kadının üstüne yapılmasını onaylıyor ama beraber yaşamak için resmi nikâh gerektiğini düşünüyor. Çalışmak için kadının eşinden izin… Okumaya Devam Et
Mazbut modernler
Benim “bizim akvaryum” dediğim “endişeli modernler” sıkça konuşuluyor, bu hayat tarzı kümesine sıkça atıfta bulunuluyor. Fakat anımsatmak isterim ki, tüm modernler endişeli değil. Ayrıca, Anadolu kentlerine veya büyük ilçe merkezlerine çeşitli toplantılar vesilesiyle gittiğimde gözlüyorum ki, oralarda endişeli modernlerden farklı, bazı konularda onlardan daha da sert, bazen konuşmak, diyalog kurmak yollarının bile oldukça tıkalı olduğu… Okumaya Devam Et